7.Sınıf Fen Bilimleri 6.Ünite: Canlılarda Üreme, Büyüme ve Gelişme

7.Sınıf Fen Bilimleri 6.Ünite: Canlılarda Üreme, Büyüme ve Gelişme
28 Nisan 2024 23:09
260
A+
A-

 1. İNSANLARDA ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME

Canlıların ortak özelliklerinden biri de nesillerini devam ettirebilmeleridir. Üreme sayesinde neslin devamı sağlanır. Canlıların neslini devam ettirmek üzere kendine benzer fertler meydana getirmesine üreme denir.

İnsanda üreme, dişi ve erkek bireyin oluşturduğu üreme hücrelerinin birleşmesi ile gerçekleşir. Erkek üreme hücresine sperm, Dişi üreme hücresine yumurta denir. İnsanda üremenin temelini mayoz bölünme ve döllenme oluşturur.

Dişi üreme sistemi: 1.Yumurtalıklar  2.Yumurta kanalı 3.Döl yatağı (Rahim)  4.Döl yolundan (Vajina) oluşur.

Yumurtalıklar:

Dişi üreme hücresi yumurtanın oluştuğu yapıdır. Dişi üreme sisteminde iki tane yumurtalık bulunur. Ergenlik dönemine girildiğinde mayoz bölünmeyle yumurta hücreleri oluşur. Olgunlaşan yumurta,  yumurtalıktan ayrılarak yumurta kanalına geçer.                                                                                            Yumurta Kanalı: Döllenmenin gerçekleştiği yerdir. Yumurtalıklarda oluşan yumurtanın döl yatağına taşınmasını sağlar.

Döl yatağı (rahim): Döllenmiş yumurtanın(zigot) yerleşip geliştiği yapıdır. Embriyoyu doğuma kadar besler ve embriyonun gelişimi için uygun ortam oluşturur.

Döl Yolu (Vajina): Döl yatağının dış ortama açıldığı kısımdır. Esnek yapıdadır. Gelişimini tamamlayan bebek, döl yolundan geçerek doğar. Ayrıca döllenmemiş yumurtanın dışarı atıldığı yerdir.

Erkek Üreme Sistemi:

1.Testis  

2.Sperm kanalı 

3.Penis 

4.Salgı bezlerinden oluşur.

Testis: Erkek üreme hücrelerinin (sperm) üretildiği kısımdır.

Sperm kanalı: Sperm hücrelerini penisteki idrar kanalına taşıyan yapıdır.

Penis: Sperm hücrelerinin vücut dışına atıldığı kısımdır.

Salgı bezleri: Sperm hücrelerinin yaşayabilmesi için uygun ortam oluşturan ve sperm hücresinin rahat hareket etmesini sağlayan salgının üretildiği bezlerdir.

Erkek ve kadın üreme sistemleri, yapısı ve konumu gereği hastalık yapabilecek mikroplara karşı hassastır. Üreme sistemimizin sağlığı açısından hijyen çok önemlidir. Üreme sistemi doğrudan dış ortama açılır. Bundan dolayı bakteri, virüs ve mantarlara karşı daha hassastır.

Üreme Sistemi Sağlığı İçin

-Düzenli olarak banyo yapmak

-Cilde temas eden kıyafetlerin temizliğine ve dar kıyafetler giymemeye dikkat etmek

-Pamuklu kumaşlar tercih etmek

-Tuvaletimizi yaptıktan sonraki temizliğe dikkat etmek

-İdrarı ertelememeye dikkat etmeliyiz.

Sperm: Erkek üreme hücresidir.

Yumurta: Dişi üreme hücresidir.

Döllenme: Yumurta çekirdeği ile sperm çekirdeğinin kaynaşmasıdır.

Zigot: Döllenmiş yumurta hücresine denir.

Embriyo: Zigotun gelişmesiyle oluşur.

Fetüs: Embriyonun 2. aydan sonraki adıdır.

Bir bebeğin yaşam yolculuğu biri anneden diğeri babadan gelen iki ayrı üreme hücresinin birleşmesiyle başlar. Yumurta hücresi olgunlaştıktan sonra yumurtalıktan yumurta kanalına geçiş yapar. Sperm hücrelerinden bir tanesi yumurta hücresiyle birleşerek döllenmiş yumurta hücresi olan zigotu oluşturur. Zigot, ilerleyerek döl yatağı yüzeyine tutunur. Anne rahminde zigot art arda mitoz bölünmeler geçirerek büyümeye başlar. Bu evrede embriyo adını alır. Embriyo, 2 aydan sonra bir insan görünümü kazanmaya başlar ve bu evrede fetüs adını alır. Fetüs yaklaşık 9 ay gibi bir sürede doğacak olgunluğa ulaşır. Fetüs doğduktan sonra bebek adını alır.

Embriyonun Sağlığı İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

1. Anne adayı sağlığına dikkat etmelidir.

2. Anne adayı dengeli beslenmelidir.

3. Ani hareketlerden ve darbelerden kaçınmalıdır. Yürüyüş gibi fiziksel aktiviteler anne ve bebek sağlığını olumlu etkiler.

4. Alkol, sigara ve uyuşturucu madde gibi alışkanlıklardan uzak durmalıdır.

5. Alkol, sigara ve uyuşturucu madde gibi alışkanlıklardan uzak durmalıdır.

6. Doktora danışılmadan gelişigüzel ilaç kullanmamalıdır.

7. Anne adayı uyku düzenine ve dinlenmesine dikkat etmelidir.

8. Anne adayı stresten uzak durmalıdır.

9. Düzenli olarak doktor kontrolüne gidilmelidir.

2. BİTKİ VE HAYVANLARDA ÜREME, BÜYÜME VE GELİŞME

Üreme: Bir canlının kendine benzer yeni bir canlı oluşturmasıdır. Canlılar nesillerini devam ettirmek için üreme olayını gerçekleştirirler.

Canlılarda iki çeşit üreme görülür: 1.Eşeysiz üreme     2.Eşeyli üreme

Eşeysiz Üreme: Bazı canlılar, üreme hücreleri olmadan üreyebilir. Dişi ve erkek canlıya gerek kalmadan sadece bir atadan yeni yavrular meydana getirme sürecidir. Eşeysiz üremenin temelinde mitoz bölünme vardır.

Eşeyli Üreme: Dişi ve erkek üreme hücrelerinin birleşmesiyle yeni canlılar oluşmasına eşeyli üreme denir. Dişi ve erkek üreme hücreleri mayoz bölünme ile oluşur. İnsan, kedi, tavşan, yılan, balık, kuş gibi canlılar eşeyli ürer.

Eşeysiz Üremenin Çeşitleri:

Bölünerek üreme: Belirli bir büyüklüğe ulaşan canlının enine veya boyuna bölünerek birbirinin bire bir aynısı iki yavru canlı oluşturmasıdır. Amip, bakteri, terliksi hayvan ve öglena gibi bazı tek hücreli canlılar mitoz ile bölünerek çoğalır.

Vejatatif üreme: Bitkilerin gövde, dal ve yaprak gibi kısımlarının toprağa dikilmesi ile yeni bitkilerin oluşmasıdır.  Asma, gül, kavak, söğüt dalından veya kökünden, çilek ve Zambağın gövdesinden, Afrika menekşesi ve gözyaşı bitkisinin yaprağından yeni bir bitki oluşturulur.

Tomurcuklanma ile üreme: Canlı vücudunda oluşan çıkıntının yeni bir birey meydana getirdiği bu çoğalma şekline denir. Hidra, bira mayası, mercan, denizanası ve deniz süngerleri

gibi bazı canlılarda görülür.

Rejenerasyon (yenilenme) ile üreme: Ana canlıdan kopan bir parçanın kendini yenileyerek ana canlının aynısı olan yeni bir canlı oluşturmasıdır. Planarya(yassı solucan), denizyıldızı, sülük ve toprak solucanı görülen bir çoğalma şeklidir.

Her rejenerasyon üremeyle sonuçlanmaz. Kuyruğu kopan bir kerten kelenin kuyruğunu yeniden oluşturması, denizyıldızının kopan kolunu tamamlaması rejenerasyonla üreme değil sadece rejenerasyondur.İnsanlarda kemik iliğinden yeni kan hücrelerinin oluşması, kırılan kemiklerin kendini onarması, bir kısmı alınan karaciğerin kendisini tamamlaması ve yaraların zamanla iyileşmesi de bir çeşit yenilenmedir.

HAYVANLARDA EŞEYLİ ÜREME

1.Doğurarak Üreyenler ( Memeliler )

2. Yumurtlayarak Üreyenler (Balıklar-Sürüngenler-Kuşlar-Böcekler- Hem karada hem suda yaşayanlar)

Hayvanlar da diğer tüm canlılar gibi nesillerinin devamlılığını sağlamak amacıyla ürerler. Omurgasız hayvanların bazılarında hem eşeyli hem de eşeysiz üreme görülür. Omurgalı hayvanlarda ise eşeyli üreme görülür.

Memeliler: İnsan, yunus, kedi, köpek, yarasa, inek, balina, koyun vb. canlılar memeli hayvanlardır. Memeliler doğurarak çoğalır.Yavru bakımı görülür.

Balıklar: Yumurtayla çoğalır. Yavru bakımı görülmez. Örnek: Köpekbalığı, kefal, sazan vb.

Sürüngenler:  Yumurtayla çoğalır. Yavru bakımı görülmez. Örnek: Timsah, kaplumbağa, kertenkele vb.

Kuşlar:  Yumurtayla çoğalır. Yavru bakımı görülür. Örnek: Serçe, papağan, güvercin tavuk ve kaz vb.

Hem karada hem suda yaşayanlar: Yumurta ile çoğalır. Yavru bakımı yoktur. Örnek: Kurbağa, semender vb.

Böcekler: Yumurta ile çoğalır. Yavru bakımı yoktur. Örnek: Arı, sinek, güve  ve kelebek vb.

Başkalaşım: Sinek, kelebek ve kurbağa gibi canlıların yumurtadan çıktıktan sonra bir dizi yapısal değişim ve gelişime uğradıktan sonra ana canlıya benzer hale gelmesine başkalaşım denir.

Kurbağalarda Başkalaşım:                  

1. Döllenmiş yumurta hücresinin gelişmesi sonucu embriyo oluşur.

2. Embriyolar yumurtadan çıktığında iribaş adını alır. İribaşlar suda yaşar ve solungaçlarıyla solunum yapar.

3. İribaş büyüdükçe önce arka bacakları, sonra ön bacakları çıkar ve kuyruğu yok olur.

4. Genç kurbağa zamanla gelişerek yetişkin kurbağaya dönüşür.

Yetişkin kurbağa akciğer solunumu yapar.

Kelebeklerde Başkalaşım:                     

1. Ergin kelebeğin yaprak üzerine bıraktığı yumurtadan çıkan tırtıl (larva) yaprak yiyerek beslenir.

2. Tırtıl salgıladığı salgıyla etrafında koza (pupa) oluşturur.

3. Tırtıl, koza (pupa) içinde gelişimini tamamlayarak kelebeğe dönüşür.

4. Oluşan kelebek, kozadan çıkar ve büyüyüp gelişimini sürdürerek yetişkin bir kelebek olur.

BİTKİLERDE ÜREME: Bitkiler çiçekli bitkiler ve çiçeksiz bitkiler olarak sınıflandırılır.

Çiçeksiz Bitkiler:  Eşeyli ve eşeysiz üreme görülür. Çiçeksiz bitkilerin çiçekleri yoktur ve tohum oluşturmazlar.

Çiçekli Bitkiler: Bitkilerde Çiçek, Çiçek Sapı, Çiçek Tablası, Çanak Yaprak, Taç Yaprak, Erkek Organ ve Dişi Organdan oluşur.

Çiçek Tozları(polenler): Erkek üreme hücresini içerir. Çiçeğin üremesinde görevlidir. Taç yaprak, çanak yaprağa göre büyük olup çiçeğin renkli kısmıdır.

Dişi Organ: Üç kısımdan oluşur. İç kısmında üremeden sorumlu yapılar bulunur.

Dişicik Tepesi: Polenlerin dişi üreme organına yerleştiği ilk kısımdır.                                                                                                           

Dişicik Borusu: Polenlerin tepecikten yumurtalığa taşındığı kısımdır.

Yumurtalık: İçinde bir veya birkaç tane tohum taslağı bulunur. Tohum taslağının içinde mayoz ile oluşan dişi üreme hücresi (yumurta) yer alır.

Erkek Organ: Başçık ve sapçık olmak üzere iki kısımdan oluşur.

Sapçık: Sapçığın görevi başçığı taşır.                                                                                                                         

Başçık: Çiçek tozlarının (polenlerin) bulunduğu kısımdır. Polenler erkek üreme hücrelerini içerir.                               

Çanak Yaprak: Çiçeğin tomurcuğunu dış etkilerden korur.                                                                                            

Taç Yaprak: Çiçeğin renkli ve kokulu yapraklarıdır. Birçok hayvanı kendisine çeker.                                                                         

Çiçek Tablası: Bitkinin çanak ve taç yapraklarını, erkek ve dişi organlarını bir arada tutar.

Tozlaşma: Polenlerin rüzgar, su ve hayvanlar aracılığı ile dişi üreme organın tepeciğine taşınmasına tozlaşma denir.                                                                                                                                                         

Döllenme: Yumurta hücresinin çekirdeği ile polen çekirdeğinin kaynaşmasıdır.   

Zigot: Döllenme sonucu yumurtalıkta zigot oluşur.                                                                                                                            

Embriyo: Zigot gelişerek embriyoyu meydana getirir.                                                                                                                                                                           Meyve: Tohumun içinde bulunduğu yumurtalık etlenip sulanarak gelişir ve meyveyi oluşturur.                                

Tohum: Embriyonun etrafı sert bir kabuk sarılmasıyla oluşur.

Tohumların Yayılması: Karahindiba bitkisi, taşıdığı paraşüte benzeyen yapılar sayesinde tohumlarını çok uzaklara rüzgar ile dağıtabilmektedir. Böylece yeni bitkileri oluşmasını sağlamaktadır. Nilüfer gibi su bitkilerinin tohumları da su ile taşınarak uzaklara dağılabilmektedir. Pıtrak tohumları, çengelleri sayesinde hayvanlar ve insanlar ile uzaklara taşınabilmektedir. Çilek, dut, böğürtlen gibi bitkilerin tohumları, meyveyi yiyen hayvanların dışkıları ile uzak mesafelere yayılma fırsatı bulurlar.

BİTKİ VE HAYVANLARDA BÜYÜME VE GELIŞME

Doğada yaşayan canlıların doğmasını, büyümesini, gelişmesini, üremesini ve ölmesini kapsayan sürece, hayat döngüsü denir.

Büyüme: Canlıların yapısını oluşturan hücre sayısının ve hacminin artmasına büyüme denir. Tek hücreli canlılarda büyüme, hücrenin hacim ve kütlesinin artışıyla sağlanır. Çok hücreli canlılarda hücrelerin kütlesi, hacmi ve sayısının artması sonucu büyüme gerçekleşir.

Gelişme: Hücre bölünmesi ve büyüme ile farklı doku ve organların oluşmasıdır. Zigotun yetişkin bir canlıya dönüşmesi, gelişme ile sağlanır.

Çiçekli Bitkilerde Büyüme ve Gelişme

Çiçekli Bir Bitkinin Hayat Döngüsünün Basamakları

1- Tozlaşma

2- Döllenme-zigot-embriyo oluşumu

3- Tohum ve Meyve Oluşması                 

4- Çimlenme

5- Genç Bitki Oluşumu

6- Olgun Bitki Oluşması

Çimlenme: Tohumlardaki embriyonun uygun şartlarda gelişerek yeni bir bitki vermek üzere tohumdan çıkıp serbest hale geçmesine denir.

Çimlenme İçin Gerekli Olan Faktörler: 1. Su (Nem)    2. Oksijen   3. Uygun Sıcaklık

Bir bitkinin Büyümesi İçin Gerekli Şartlar: 1. Su (Nem)  2. Sıcaklık 3.Işık  4.Atmosferdeki Gazlar  5.Toprak

Hayvanlarda Büyüme ve Gelişme

Balıklar:  Eşeyli ürerler. Hem erkek hem dişi balık çok sayıda üreme hücresi oluşturur. Yavrular yumurtadan balık larvası halinde çıkar. Bu larvalar tüm yaşamsal ihtiyaçlarını kendi başlarına karşılar. Larva suda büyüyüp gelişerek önce yavru balık sonra da ergin balık haline gelir.

Sürüngenler: Eşeyli ürer. Sürüngenler de balıklar gibi çok sayıda yumurta üretir. Yumurtadan çıkan yavrular ata canlılara benzer. Dış dünyaya karşı savunmasız olan bu yavrular beslenip yaşayabilecekleri bölgelere doğru hareket eder. Hayatta kalmayı başaran yavrular büyüyüp gelişerek yetişkin bireyler olur.

Kuşlar: Eşeyli ürer. Yumurtayı korur ve yumurtanın uygun sıcaklıkta kalmasını sağlar. Yumurtadan çıkan yavrularını korur; besler ve yavruların ihtiyaçlarını karşılar. Uçabilen kuşların yavruları belli bir olgunluğa gelene kadar uçamaz. Yavru uygun koşullarda zamanla büyüyüp gelişerek ergin kuş özellikleri kazanır.

Memeliler: Eşeyli ürer. Yavrular yetişkinlik dönemine kadar anne ve baba tarafından korunur. Anne, doğumdan itibaren yavrusunu bir süre kendi sütüyle besler. Doğumdan sonra yavru hızlı bir büyüme gelişme süreci içine girer. Büyüyüp gelişerek ata canlı özelliklerini kazanır.

Canlılarda Büyüme Ve Gelişmeyi Etkileyen Faktörler:

1.Çevresel Faktörler 

Beslenme: Dengeli ve düzenli beslenme sağlıklı gelişimin temelidir. Beslenme, canlılar için ömür boyu devam eden bir ihtiyaçtır. Yeşil bitkiler kendi besinlerini kendileri üretir. Bitkiler ise ihtiyacı olan su ve mineralleri topraktan alır. Hayvanlar, ihtiyacı olan besinleri diğer bitki ve hayvanlardan karşılar.

İklim: Canlının yaşadığı iklim gelişim sürecini etkiler. Aşırı sıcak ve soğuk hava koşulları canlı gelişimini olumsuz etkiler. Farklı canlı türleri farklı iklim şartlarına uyum sağlamıştır. Penguen, kutup tilkisi gibi canlılar soğuk iklimlerde yaşamını sürdürürken; İguana gibi bazı canlı türleri ise yaşamak için daha sıcak iklimlere ihtiyaç duyar.

Hava, Su, Toprak: Su ve toprak kirliliği özellikle bitkilerin ve hayvanların gelişimi olumsuz etkiler. Hava kirliliği ise özellikle insanlarda solunum yolları hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığın sebeplerindendir. Ayrıca hava kirliliği asit yağmurlarına sebep olduğundan canlılar için de zararlıdır. 

2. Kalıtsal (Doğuştan gelen) Faktörler: Kalıtsal özellikler, canlıların büyüme gelişme sürecinde etkilidir. Kalıtsal özellikler canlıların sahip olacağı boy ve kütle için ortalama sınırlar belirler ve izin verdiği ölçüde büyür ve gelişir. Gen ve kromozomların yapısında oluşan bozulma ve eksilmeler çeşitli genetik hastalıkları ortaya çıkarır. Bu da canlıların gelişim sürecini olumsuz etkiler.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: Content is protected !!